Kalın beton duvarlar, güçlü kapılar ve sadece bir namlunun çıkarılabileceği büyüklükte pencereler..
İkinci Dünya Savaşı öncesi Nazilerin saldırı ihtimaline karşı yapılan bu yapılara korugan ismi verildi.
İstanbul Büyükçekmece’den Karadeniz kıyılarına kadar tam iki yüz kilometrelik hat boyunca yüzlerce korugan inşa edilmesi planlandı.
"İnşaatının üzerinden yaklaşık 83 yıl geçti"
Tarihçi yazar Mehmet Dilbaz, “Günümüz itibarıyla inşaatının üzerinden yaklaşık olarak 83 yıl geçti ve bu hat aslında istanbul’un bir kültürel miras envanterine girdi. Çünkü 80 yıldan fazla bir tarihe sahip olan her yapı tarihi eser olarak sayılıyor” diyor.
Ancak o koruganların çok küçük bir bölümü inşa edilebildi. İnşa edilenlerin çoğu da ya hızlı şehirleşmeyle birlikte yıkıldı ya da üzerine yeni binalar yapıldı.
"Savaş müzesi olarak kullanılabilir"
"Bu koruganlar savaş turizmi için düzenlenerek hem Türkiye’nin katılmadığı İkinci Dünya Savaşı ile ilgili bir anıt müze ve aynı zamanda da asli işlevi olan Balkan Barbi ile ilgili olarak bir savaş müzesi olarak kullanılabilir."
Peki bu turizmin örnekleri en çok nerede görülüyor?
Bu koruganların örnekleri dünyada Fransa’da, özellikle Magino hattının olduğu yerde bulunuyor.
Dilbaz, "Bu Fransa için çok ciddi bir turizm potansiyeli ve bizim elimizde daha yakın zamanda inşa edilmiş ve özellikle İstanbul gibi dünyanın başkenti sayılabilecek şehrin hemen yakınında bulunan bir hat" diyor.
Kamera: Selim Bayram
TRT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.