29 Mart 2024
  • Lefkoşa19°C
  • Girne20°C
  • Mağusa20°C
  • İskele20°C
  • Güzelyurt19°C
  • Lefke19°C

BAHÇELİ: NİFAK ÇIKARANLAR KORKAKÇA HAYAT SÜRENLERDİR

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Nifak çıkaranlar korkakça hayat sürenlerdir." dedi.

Bahçeli: Nifak çıkaranlar korkakça hayat sürenlerdir

24 Kasım 2020 Salı 10:28

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısında konuştu.

MHP ile AK Parti'nin Türk tarihinin iki ucunu bir sevdayla kavrayıp geleceğin parlak ve onurlu kucağına doğru taşıyan iki kahraman millet eseri olduğunu söyleyen Bahçeli, "Cumhur İttifakı siyaseti pazarlık üzerine inşa etmemiştir. Cumhur İttifakı al-ver süreciyle kurulmamıştır." dedi.

Bahçeli, şöyle devam etti:

"Sayın Cumhurbaşkanımızla hukukumuz Türkiye düşmanlarının kafalarının almayacağı kadar tutarlı, dengeli, hesapsız, plansız, ilkeli, karşılıklı hürmet ve muhabbete dayalıdır. Kara kediler başka yerde dolaşsın, müfsit çakallar başka mahfillerde at koştursun. Cumhur İttifakı Türkiye’nin yegane umudu, yedi düvele karşı güvencesidir."

"Cumhur İttifakı, reformları birbiri ardına hayata geçirecektir"

Bahçeli, "Cumhur İttifakı; cukka ittifakı değildir, curcuna ittifakı değildir, çukur ittifakı değildir, çuval ittifakı değildir, çuvallamış bir ittifak hiç değildir." dedi.

Bahçeli, "Mülevves niyet sahiplerine diyorum ki; o pis ellerinizi ve nifak saçan dillerinizi Cumhur İttifakı’ndan derhal çekiniz, size buradan kemik çıkmaz. Cumhur İttifakı yaşayacaktır, reformları birbiri ardına hayata geçirecektir, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türk milletinin geleceğinin mimarı olacaktır." dedi.

COVID-19'un meslek hastalığı sayılması

Doktorlardan hemşirelere, hasta bakıcılarından diğer tüm sağlık çalışanlarına kadar hepsinin destekçisi olduklarını anlatan Bahçeli, COVID-19 hastalığının meslek hastalığı sayılması hususunda TBMM'de üzerlerine ne düşüyorsa yapacaklarının teminatını da kararlılıkla verdiklerini söyledi.

Bahçeli, konuşmasında, devletin, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü inanmışlıkla savunan her vatan evladına hem gönül hem de vefa borçlarının olduğunu vurguladı.

"Şehitlerimiz haklarını helal etsinler, geride bıraktıkları anneleri, babaları, eşleri, yavruları müsterih olsunlar, ne vatandan vazgeçeceğiz ne de ihanete göz yumacağız." diyen Bahçeli, gül bahçesine girer gibi ateşe girenlerin, toprağın bağrında sıradağlar gibi duranların, nehirleri gazi, dağları kahraman olan bu cennet vatanın tarihi ve manevi haklarının namuslarına emanet olduğunu ve bu emanetin can pahasına korunacağını söyledi.

"Öğretmenler bir milletin ufkunu aydınlatan meşalelerdir"

Şehitlerinin kanının yerde kalmayacağını, sorulacak hesabın mahşere kalmayacağını anlatan Bahçeli, Şehit öğretmenleri de anarak, şunları söyledi:

"Necmettin Yılmaz 23 yaşındaydı, Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde öğretmenlik yapıyordu.16 Haziran 2017'de tatil maksadıyla memleketi Gümüşhane'ye giderken Tunceli-Pülümür karayolunda PKK'lı teröristler tarafından aracı kurşunlandı ve yakıldı. Necmettin Yılmaz evladımız hayatının baharında şehit edildi. Sınıfı yetim kaldı, öğrencileri, mesai arkadaşları hüzne boğuldu.

Şenay Aybüke Yalçın 22 yaşındaydı. Henüz yedi aylık öğretmendi. Batman Kozluk'ta 9 Haziran 2017'de karne dağıtımından sonra memleketine dönerken PKK'lı teröristler tarafından şehit edildi. Hainler bu kızımıza da hiç acımadılar. Tayini çıktığında 'Öğretmen oldum ben' diyerek sevinmişti, sonrasında al bayrağa sarılı naaşıyla baba ocağına döndü.

Yıllar içinde pek çok öğretmenimizi teröre kurban verdik. Hiçbir suçları, hiçbir günahları yoktu. Hepsinin de tertemiz hayalleri, tertemiz hedefleri, tertemiz vicdanları vardı. Tek gayeleri sınıfları dolduran masum yavrularımıza tecrübelerini aktarmak, onların kafalarını bilgiyle aydınlatmaktı. Biliyor ve inanıyoruz ki, öğretmenlik kutsal bir mesleğin adıdır. Öğretmenler bir milletin ufkunu aydınlatan meşalelerdir. Gelecek nesiller öğretmenlerimizin eseridir. Bu eser ne kadar milli ve manevi gerçeklerle inşa edilirse o kadar muhkem ve muteber olacaktır."

"Konuşmanın hakkını vermek için sözcükleri anlamalıyız, çare öğretmenlerdir"

Öğretmen demek irfan kapısının anahtarı; saygının, sevginin, şefkatin ahlakı demek olduğunu vurgulayan Bahçeli, "Konuşmanın hakkını vermek için sözcükleri anlamalıyız, çare öğretmenlerdir. Düşünmenin hakkını vermek için kavramları bilmeliyiz, pusula öğretmenlerdir. Hayatın hakkını vermek için duyguları tanımalıyız, kılavuz gene öğretmenlerdir. Öğretmenlerimiz bize, bilginin kafamıza doldurduklarımız değil, kafamızdan çıkanlar olduğunu öğreten, bir yüklenme değil bir yükleme gücü olduğunu gösteren insani cevherlerimizdir." diye konuştu.

"Uzaktan da olsa öğretmenler yine fedakarca mücadelelerine devam ediyor"

COVID-19 salgını nedeniyle yüz yüze eğitimin mecburi hallerden dolayı ertelendiğini dile getiren Bahçeli, uzaktan da olsa öğretmenlerin yine fedakarca mücadelelerine devam ettiklerini söyledi.

Bahçeli, COVID-19'un ikinci dalgasının vahim ve yaygın bir şekilde ortaya çıktığı bugünlerde uzaktan eğitim öğretim yoluyla yeni bir dünyanın kapılarının hızla açıldığını ifade ederek, önemli olanın bu yeni dünya formatına nasıl ayak uydurulacağının akıl, bilgi, sabır ve sağduyuyla ele alınması olduğunu kaydetti.

"Öğretmenlerimizin sorunlarını ülkemizin sorunlarından ayrı tutmamız mümkün değildir"

Öğretmeni sınıfından koparan, öğrenciyi okulundan mahrum eden bu salgının risk ve tehditlerini bütün yönleriyle kavrayıp stratejik bir avantaja çevirmek için kolların sıvanması gerektiğini anlatan Bahçeli, mevcut olumsuzluklardan sızlanmak ve şikayet etmek yerine bu olumsuzlukları aşmanın ve lehe çevirmenin yollarının bulunması ya da yeni bir yol açılması gerektiğini söyledi.

Bahçeli, "Salgının hepimizi derinden etkilediği bir dönemde, öğretmenlerimizin sorunlarını ülkemizin ve toplumumuzun sorunlarından ayrı tutmamız mümkün değildir. Hangi gerekçeyle olursa olsun öğretmenlerimizden esirgeyeceğimiz imkanların yarın karşımıza çıkacak toplumsal faturası çok daha ağır olacak, geleceğimiz, 'Huzursuz öğretmen, eğitimsiz öğrenci, bocalayan ülke' döngüsünden maalesef kurtulamayacaktır." dedi.

"Sorunları çözülmemiş öğretmen sorunlu öğrenci ve sorunlu eğitim sistemi demektir"

Türkiye'nin hedeflerine ulaşabilmesinin, öğretim kadrosunun niteliği ve huzuru ile doğrudan ilişkili olduğuna dikkati çeken Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Zira ne kadar ileri eğitim sistemi getirirsek getirelim, eğitimi ne kadar geliştirdiğimizi iddia edersek edelim onu uygulayacak olan öncelikle öğretim kadrolarımızdır.

Sorunları çözülmemiş öğretmen sorunlu öğrenci ve sorunlu eğitim sistemi demektir. Hepimizin düşünmesi gereken konu; öğretmeni ve eğitimi kalkınmanın merkezine koymak yerine, neden yıllardır kıyısında bekleterek tali bir unsur haline getirmiş olduğumuzun sorgulanmasıdır. Geleceğimizden tasarruf edemeyeceğimize göre geleceğimizi hazırlayan öğretmenlerimizden kısacağımız bir imkanın bedeli ise mutlaka ağır olacaktır.

Yüksek hedefleri gözüne kestirmiş, milletinin refahını ve mutluluğunu ilke edinmiş bir devletin önce öğretmenlerini mutlu etmesi kaçınılmaz bir zorunluluk ve gerekliliktir. Dileğimiz atanamayan tek bir öğretmenimizin kalmamasıdır. Dileğimiz öğretmenlerimizin öncelikli sosyal, ekonomik, mesleki sorunlarının süratle çözülmesidir."

COVID-19 salgınının yoğun bir şekilde yaşandığı bugünlerde Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ve mesai arkadaşlarının muazzam çalışmaları ve samimi gayretlerinin kendilerini ziyadesiyle memnun ettiğini söyleyen Bahçeli, "Bu vesileyle Sayın Bakanımıza ve bakanlık personeline yürekten teşekkür ediyorum. Şehit öğretmenlerimize Allah'tan rahmetler niyaz ediyorum. Görevini yapmanın huzuruyla emeklilik günlerini yaşayan öğretmenlerimize sağlıkla geçecek uzun bir ömür diliyorum. Bütün öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü gönülden tebrik ediyor, hepsine saygılarımı sunuyorum." dedi.

TRT

SON DAKİKA
GÜNCEL HABERLER